Yaesu FT-857 Go-Box!
Merhaba, bu konuda Go-Boxlara ve benim Go-Box anlayışıma değineceğiz. Hazırlıkçılığın getirmiş olduğu mentalden dolayı çoğu ekipmanım ve malzemem al-çık şeklinde her zaman elimin altında bulunur. Bunu amatör telsize de entegre etmeye çalıştım. Sabit ikametgahımdan aktivasyon ve QSO imkanım olmadığından dolayı neredeyse tüm faaliyetlerimi evden uzakta ve doğada yapıyorum. Kullandığımız sistemler, kablolar, güç kaynakları genellikle fazla ve büyük oluyorlar. Tüm bunların taşıma kolaylığı ve ayrıca herhangi bir acil durumda hızlıca hareket edebilecek seviyede hazır tutmak için bir arayışa girmiştim. Bu aşamada Super Bag Safari Case SF-500s ile karşılaştım. İçi süngerli, hava-su-toz geçirmez gayet güvenli bir kutuydu. 2 Adet farklı boyda sipariş verdim.
Büyük olandan başlıyorduk. Küçük olan dolapta zamanını bekleyecekti. Anten olarak JPC-12 kullanıyordum. JPC-12'yi çantasından çıkartıp kutunun en altına yerini hazırlayıp yerleştirdim.
Üstüne tekrardan katları çıkıp FT-857'nin yerini hazırladım. Hemen yanına upgrade ettiğim SMPS güç kaynağını yerleştirdim. Onun köşesineyse ATU-100 Tunerin yerini hazırladım.
Esasında herşey yerindeydi. Tüm teçhizat çanta içerisinde, taşınabilir ve güvenliydi. Ta ki güç kaynağı sorunu doğana kadar.
Kendime bir çanta imal ettirdim. İçinde 4s6p LifePo4 pil paketi vardı. 36A güç sahada beni 3 gün boyunca taşımıştı ama bunu kutu içine yerleştiremiyordum. Kablolarımı, koaxlarımı kutunun içine almıştım fakat güç kaynağının kutuya girme şansı yoktu.
Kendime bir sırt çantası edindim ve güç kaynağımı çantanın içine attım. Madem çanta işin içine girmişti, ne olur ne olmaz sahada her şeyle karşılaşabilme ihtimali olduğundan dolayı çantanın içine multimetre, yedek kablolar, şarjlı havya seti, yedek konnektör, yedek soket, tornavida ve elektrik bandı ile yedek sigortalar koydum. Go-Box sistem hazırdı, evin kapısının yanında sırt çantasıyla case üst üste duruyordu, herhangi bir acil durumda istasyonlar beraber çıkmak istediğimde ya da aktivasyona giderken her zaman beni orada bekleyecekti. Fakat bu senaryoda her şey istediğim gibi gitmemişti, çıkardığım dersler neydi; Dikey yerleşim: Telsiz ve yatayda geniş ama yüksekliği az olan ekipmanlar dikey yerleştirilebilirdi. Bu hem bana yer avantajı sağlayacak belkide tüm ekipmanlardan kazandığım yer sonucunda bu kadar büyük bir kutu tercih etmeme gerek kalmayacaktı. JPC-12'yi yanlış konumlandırma: Anteni çantasından çıkarmakla hata yaptığımı süngerleri kestikten sonra farkettim. JPC-12 ufak bir el çantasıyla geliyor. Bu el çantası dikey düzlemde çantaya sığıyordu sadece çantayı kaparken biraz bastırmam gerekecekti. Bu sorunu da üst süngerlerden biraz pay keserek aşabilirdim. Bunu da çok sonradan farkettim. Acele etmek: İlk cihazım, ilk istasyonum olacağından çok heyecanlıydım. Çoğu parçanın daha yoldayken internetten baktığım ölçülerine göre çantadan yerlerini kesmiştim. Nitekim bunlar hep boyutlarından fazla kesit alanı harcadıkları için benim hareket alanımı kısıtlamıştı. Enerji: Çantayı görenlerin çok hoşuna gidiyordu, Go-Box mantığını anlattığım herkes tam olması gerektiği gibi diyordu ama ben eksikliğin farkındaydım. Enerji. Çantanın içerisinde enerji taşıyabileceğim hiçbir şey yoktu. Her şeyi kendimce hesaplamış fakat enerjiyi hiç hesaba katmamıştım. Büyük cihazların harcadıkları enerji göz önünde bulundurulduğunda gereken pil grubunun ihtiyacı olan boyutların da büyük olacağını varsayarsak belki çantanın boyutu yetmeyecekti ama ne olursa olsun çantanın içerisinde enerji konusu sınıfta kalmıştı. Yaptığım hataların tamamından tabikide ders çıkardım. Yeni Go-Box projelerime devam ediyorum. Spoiler vermiş gibi olsun, QMX+ için hazırladığım harika bir Go-Box var. Burada yaptığım hataları onda yapmadım, bunda atladığım şeyleri onda atlamadım (Belki orada biraz abarttım). Sonraki Go-Boxlarda görüşmek üzere efendim! 73 de TA1ZTC!!